2013م - 1444هـ
Şüphesiz ki Hamd Allah'ındır. O'na hamd ederiz. O'ndan yardım
dileriz ve O'ndan bağışlanma dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve kötü
amellerimizden O'na sığınırız. Allah kime hidayet ederse onu saptıracak
yoktur. Allah kimi de saptırırsa onu doğru yola hidayet edecek kimse
yoktur. Şehadet ederim ki 'La ilahe illâ Allah', O tektir, ortağı yoktur,
Muhammed O'nun kulu ve resuludur.
Konuya gelince, İmam Buhari (rahimehUllah) 'Sahih' isimli eserinde
(1/19) Ammar bin Yasir (radiyAllahu anh)'tan rivayetle şu hadisi ta'lik1
etmiştir:
"Üç haslet vardır ki bunları yerine getiren kimse îmânı da cem'
etmiştir: İnsâflı olmak, tanıdığı tanımadığı herkese selam vermek,
yokluk içinde olduğu halde infak etmek."2
Mezkûr sıfatların ilki insâf sıfatıdır. Bunun hikmeti ise şudur ki bir kul
insâf sıfatı ile muttasıf olduğu vakit Mevlâsının kendisine vâcip kıldığı
hiçbir ameli terk etmeden edâ eder. Yine bu kul, Mevlâsının yapılmasını
nehiy ettiği tüm hususlardan da uzak durur. Bu şekilde bir amel de
îmânın tüm rükunlarını cem' eder.3
İnsâf kula ilk olarak nefsinin hakîkatini gösterir. Kul da bu hakîkat
ışığında Mevlâsını, ulûhiyetin sahibi Subhânehû ve Teâlâ'yı tanır. Bu
mârifetten de mü'minlerin ve Allah'ın sâlih kullarının haklarını koruyup
gözetme hasleti neşet eder. İnsâf sahibi kul, diliyle mü'min kardeşine
eziyet etmez. Beraber oldukları zaman onları korur gözetir, ayrı
1
.Yani onu isnad olmadan zikretmiştir. Onun cezm sıgası ile gelen hali -yanında- zikreden
...kişiden dolayı sahihtir. Temriz sıgası ile olan üzerinde ise bahis vardır.
2
Bkz. Tağlik'ut-Ta'lik (2/36-40), Hafız İbn Hacer el-Askalani
3
Feth'ul-Barî, 1/83
www.kitabvesunnet.blogspot.de ... MUHAMMED BİN ABDULVEHHAB'IN SELEF AKİDESİ
oldukları zaman da mü'min kardeşlerinden tehlikeleri savar. Onlarla iş
yaparken ve onlarla olan tüm muâmelelerinde şerîatın emirlerine,
hükümlerine, usûlüne ve âdâbına sıkı sıkıya bağlı olur.
Tüm bu sayılanlar, genel anlamda Müslümanların özbeöz hakkıdır.
Durum bu iken ya mü’minlerin önde gelenlerinin; din ve ilim ehlinin,
davette ve imanda daha yüce bir konumda olanların hakkı nasıl olur,
değil mi?
Şüphe yok ki bu seçkin zevâtın hakkı daha daha öncelikli olur. Ey
Müslüman kardeşim! İşte elinde tuttuğun bu risâle -inşeAllah okuman
hayırlara vesîle olur- insâfın mânâlarından bir mânâdır. İnsafın sonucu
olarak talep edilen 3 adet şer'î hak neşet eder:
a)Nefsin Hakkı: Sözde, düşüncede ve amelde doğruluktan
ayrılmamak.
b)Rabbin Hakkı: Sahîh Tevhîd üzere hâlis bir biçimde ve tam
anlamıyla kulluğu edâ etmek.
c)Müslümanların Hakkı: Müslümanları mümkün mertebe tanımak,
bulundukları konumun ne derece doğru olduğunu bilmek, haklarında
söylenen ve zikredilen hususların aslına vâkıf olmak.
Bu risâlenin başlığını okuyan okuyucu, eserin içeriğini de fark edebilir;
Bu kitapçığın hedefi, pek çok topluluk arasında meşhûr olan Şeyh'in
akîdesini araştırmaktır. Ama insanlar onu tanıma ve anlama konusunda 3
farklı gruba, 3 farklı görüşe ayrılmışlardır:
Birincisi: Onu âlim, imam ve müceddid olarak vasıflandıranlar
İkincisi: Onu âsî olmakla ve hakîkî akîdeden uzaklaşmış olarak
vasıflandıranlar
www.kitabvesunnet.blogspot.de ... MUHAMMED BİN ABDULVEHHAB'IN SELEF AKİDESİ
.
Yazar kitapları, risâleleri ve fetvâları ışığında Muhammed b. Abdulvahhab’ın selef akidesini açıklamaktadır.
يمكنك الاستمتاع بقراءة كتاب
Kitapları Ris acirc leleri ve Fetv acirc ları Işığında Muhammed b Abdulvahhab rsquo ın Selef Akidesinin Beyanı
اونلاين وعلى الموقع الخاص بنا من خلال الضغط على زر قراءة بالاسفل
كتاب
Kitapları Ris acirc leleri ve Fetv acirc ları Işığında Muhammed b Abdulvahhab rsquo ın Selef Akidesinin Beyanı
يمكنك تحميله من خلال الدخول الى صفحه التحميل من